Əsas menyu
Bölmələr
Ölkə Xəbərləri [70]
Dünya Xəbərləri [184]
İSLAM MƏQALƏLƏRİ [566]
Çox oxunan xəbərlər
[14.06.2013][İSLAM MƏQALƏLƏRİ]
ZARAFAT, YOXSA YALAN? (19921 dəfə baxılıb)
[19.02.2009][Dünya Xəbərləri]
Məşhədidə siyğə (17089 dəfə baxılıb)
[01.01.2009][İSLAM MƏQALƏLƏRİ]
Necə Hidayət oldum? - Şiyədən Sələfiyə yol 1 !! (14154 dəfə baxılıb)
[04.04.2009][İSLAM MƏQALƏLƏRİ]
Şiələrin Mehdi haqqında fikirləri (9944 dəfə baxılıb)
[15.03.2009][İSLAM MƏQALƏLƏRİ]
"Ləə iləhə İlləllah"ın şərtləri (9361 dəfə baxılıb)
Bidət əhli
[Albom: Bidət]
Namazı belə qıl
Namazı Belə Qıl
Mini-çat
Forumun aktiv mövzuları
  • SUAL-CAVAB (272)
  • HƏDİSLƏR (96)
  • rafizilerin murdar fetvalari (90)
  • HƏDİSLƏR (77)
  • Axirət Dünyası (66)
  • Forumun fəal üzvləri
  • Muslimah_92
    Forum yazıları: (522)
  • Terane
    Forum yazıları: (384)
  • XEDICE73
    Forum yazıları: (280)
  • Selef
    Forum yazıları: (257)
  • medine
    Forum yazıları: (201)
  • Qan yaddaşı
     Xocavənd-17.02.1992 

     Xocalı-26.02.1992

     Şuşa-08.05.1992

     Laçın-17.05.1992

     Kəlbəcər-06.04.1993

     Ağdərə-17.06.1993

     Ağdam-23.07.1993

     Cebrayıl-18.08.1993

     Füzuli-23.08.1993

     Qubadlı-31.08.1993

     Zəngilan-25.10.1993
    Mozilla Firefox 3
    Saytı gözəl görmək üçün yüklə
    Ana Səhifə » 2012 » Sentyabr » 12 » Tevessül ve teberrük ne demektir?
    Tevessül ve teberrük ne demektir?
    12:58
    [color=green]Tevessül ve teberrük ne demektir?

    Sual: Tevessül ne demektir?
    CEVAP
    Resulullah veya evliya zatlarla, Allahü teâlâya tevessül etmek, yani bunların hürmeti için, dilekte bulunmak caizdir. Tevessül etmek, şefaatini istemek demektir. Ehl-i sünnet âlimleri, bunun caiz olduğunu bildirdi. Tevessül edenin duasının kabul olması, tevessül olunanın kerameti olur. Yani, öldükten sonra keramet göstermesi olur. (Hadika)

    İmam-ı Gazali hazretleri buyurdu ki:
    Diriyken tevessül olunan, feyz alınan zata, öldükten sonra da tevessül edilerek feyz alınır. (Mişkat)

    İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
    Resulullah, muhacirlerin [hicret eden eshabı kiramın] fakirleri ile tevessül edip, fetih ve yardım talep etti. (3/93)

    Muhammed Hadimi hazretleri buyuruyor ki:
    Peygamberler ve evliya zatlar öldükten sonra da, bunlar vasıtasıyla Allahü teâlâya yalvararak dua etmeye, tevessül ve istigase etmek denir; çünkü bunlar ölünce, mucizeleri ve kerametleri devam eder. (Berika)

    Şihabüddin-i Remli hazretleri buyuruyor ki:
    Enbiya ölünce mucizeleri, evliya ölünce de kerametleri kesilmez. Peygamberlerin mezarda diri olduklarını, namaz kıldıklarını, haccettikleri, hadis-i şerifler açıkça bildirildi. Şehitlerin de diri oldukları, kâfirlerle savaşırken, yardım ettikleri bildirildi. (Şevâhid-ül-hak)

    Seyyid Davud bin Süleyman buyuruyor ki:
    Tevessül demek, bizim için dua etmelerini dilemektir; çünkü onlar, Allahü teâlânın dünyada da, ahirette de sevgili kullarıdır. Onların istediklerine kavuşacaklarını, her dilediklerinin verileceğini, Kur’ân-ı kerim bildirmektedir. (Minhat-ül-vehbiyye)

    Sebeplerden değil, yalnız Allahü teâlânın yaratacağına inanarak, dileği yalnız Allah’tan beklemek dinimize uygun tevessül olur. (Kıyamet ve Ahiret)

    İbni Hacer-i Mekki hazretleri buyuruyor ki:
    Resulullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” ile her zaman tevessül etmek çok iyidir. Yaratılmadan önce ve yaratıldıktan sonra, dünyada da, ahirette de, Onunla tevessül olunur. Yaratılmadan önce Onunla tevessül olunacağını gösteren vesikalardan biri, Peygamberlerin ve ümmetlerindeki Velilerin Onunla tevessül etmiş olduklarıdır. (Cevher-ül-munzam)

    Yusuf Nebhani hazretleri buyuruyor ki:
    Hazret-i Ömer zamanında kıtlık oldu. Eshab-ı kiramdan birisi, Resulullahın kabrine gelip, (ya Resulallah! Ümmetine yağmur yağması için dua eyle! Ümmetin helâk olmak üzeredir) dedi. Resulullah buna rüyada görünüp yağmur yağacağını haber verdi. Öyle de oldu. Rüyada ayrıca, (Ömer’e selam söyle! Yağmur yağacağını müjdele. Yumuşak hareket etmesini de söyle!) buyurdu. Hazret-i Ömer, dinin emirlerini yerine getirmekte şiddet gösterirdi. Bu kimse, Halife’ye olanı anlattı. Halife dinledi ve ağladı. Burada, Eshab-ı kiramın, Resulullahın kabrine gelerek tevessül etmiş olduğu bildiriliyor. (Şevâhid-ül-hak)

    Teberrük ne demektir?
    Sual: Teberrük, teberrüken ne demektir?
    CEVAP
    Teberrük, bir şeyi bereket veya saadet vesilesi sayarak almak veya vermek demektir. Uğur ve bereket saymak, ilahî hayra ortak olmak anlamına da gelir. Teberrüken, bereket ve saadet vesilesi olarak demektir.

    Eshab-ı kiram, Resulullah’ın kullandığı eşyalarla teberrük ederlerdi. Abdest alırken kullandığı sularla, mübarek terleriyle bereketlenirlerdi. Gömleği, bastonu, kılıcı, terlikleri, bardağı, yüzüğü ve kullanmış olduğu her şeyle bereketlenirlerdi. Müminlerin annesi Ümm-i Seleme validemizin yanında, Peygamber efendimizin mübarek sakalından bir kıl vardı. Hasta gelince, kılı suda bırakır. Sonra çıkarıp bu suyu ona içirirdi. Mübarek bardağına su koyup, şifa için içerlerdi. (Usul-ül-erbea)

    İmamı Şafii hazretleri buyurdu ki:
    İmam-ı a’zam Ebu Hanife ile teberrük ediyorum. Zor bir durumda kalınca, kabrine gidip iki rekât namaz kılarak Allahü teâlâya yalvarıyor ve dileğime kavuşuyorum. (Huccet-ül-İslam)

    Selefiyiz diyenler, teberrük etmeye şirk diyorlar. Taştan, ağaçtan, puttan veya gayrimüslim mezarından teberrük şirk olur, fakat Enbiyanın ve Evliyanın kabirlerini ziyaret edip, onların bereketiyle Allahü teâlâdan feyz ve bereket beklemeyi bunlara benzetmek, cahilliktir. Bu yüzden milyonlarca Müslüman’a küfür ve şirk damgasını basmak da, Müslümanlar arasında bölücülüktür. (Kıyamet ve Ahiret)

    Evliyadan yardım istemek
    Sual: Enbiyadan ve evliyadan bir şey yapmalarını istemek mesela, (Yâ Resulallah, bana şefaat et, yâ Abdülkadir Geylani, kiralık ev bulmama yardım et) demek caiz midir?
    CEVAP
    Abdülaziz Dehlevî hazretleri Fatiha suresinin tefsirinde buyuruyor ki:
    Birisinden yardım istenirken, yalnız ona güvenilirse, onun Allahü teâlânın yardımına mazhar olduğu düşünülmezse haramdır. Eğer yalnız Allahü teâlâya güvenilip, o kulun Allah’ın yardımına mazhar olduğu, Allahü teâlânın her şeyi sebeple yarattığı, o kulun da bir sebep olduğu düşünülürse caiz olur. Peygamberler ve Evliya da, böyle düşünerek başkasından yardım istemişlerdir. Böyle düşünerek birisinden yardım istemek, Allahü teâlâdan istemek olur. (Tahkik-ul-hakkıl-mübin)

    Abdülhakîm Siyalkütî hazretleri de buyuruyor ki:
    Ölü yardım yapamaz diyenler, ne demek isterler ki? Dua eden, Allahü teâlâdan istiyor. Duasının kabul olması için, Allahü teâlânın sevdiği bir kulunu vasıta yapıyor. (Ya Rabbi! Kendisine bol bol ihsanda bulunduğun bu sevgili kulunun hatırı ve hürmeti için bana da ver) diyor. Yahut Allahü teâlânın çok sevdiğine inandığı bir kuluna seslenerek, (Ey Allah’ın Velisi, bana şefaat et! Benim için dua et! Allahü teâlânın dileğimi ihsan etmesi için vasıta ol!) diyor. Dileği veren ve kendisinden istenilen, yalnız Allahü teâlâdır. Veli yalnız vesiledir, sebeptir. (Zad-ül-lebib)

    Ebul-Hasan-ı Harkanî hazretleri, sefere çıkan talebelerine, (Sıkışınca benden yardım isteyin) buyurur. Yolda talebelerini, eşkıya yakalar. Onlar, kurtulmaları için Allahü teâlâya dua ederler; fakat kurtulamazlar. Bir talebe, (Yâ Ebel-Hasan, imdat!) der. Eşkıya o talebeyi göremez. Diğerlerinin nesi varsa alırlar. Seferden dönünce hocalarına, (Biz Allah’tan yardım istediğimiz halde soyulduk, fakat şu arkadaşımız, sizden yardım isteyince kurtuldu. Bunun hikmeti nedir?) derler. O da, (Allahü teâlâ günahkâr kimselerin duasını kabul etmez. Arkadaşınız, benden yardım isteyince, onun duasını Allahü teâlâ bana duyurdu. Ben de, “Yâ Rabbi, bu talebemi kurtar!” dedim. Allahü teâlâ da kurtardı. Ben sadece vasıta oldum, dua ettim. Kurtaran Rabbimizdi) diye cevap verdi. (Tezkiret-ül-evliya)

    Bir kimsenin, (Yâ Abdülkadir Geylani, kiralık ev bulmama yardım et) demesinin hiç mahzuru olmaz. Şartlarına uyarak, sebeplerine yapışarak isterse, Allahü teâlâ ona kiralık ev nasip eder. Bu şartların birincisi, o zatın Allahü teâlânın sevgili kulu olduğuna, nerede yardım istenirse oradaymış gibi yardım edeceğine inanmak, ikincisi de yardım edeceğinde hiç şüphe etmemektir.

    Evliya zattan direkt yardım istenir
    Sual: Türbeye gidip, oradaki evliya zattan direkt yani doğrudan doğruya yardım istemenin şirk olduğunu söyleyenler oluyor. Doğrudan istenmiyorsa niye türbeye gidiyoruz ki?
    CEVAP
    Doğrudan yardım istemenin şirk olan ve olmayan kısmı vardır. Ama Müslüman, doğrudan doğruya yardım istese de şirk olmaz. Çünkü o, evliya zatı yaratıcı olarak bilmez. Esas yardım edenin Allahü teâlâ olduğunu bilir.

    Evliya zatın Allah'tan gayri olarak yardım edeceğine inanan kimse, zaten küfre girmiştir. Putlardan ister gibi evliya zattan doğrudan yardım istemesi şirk olur. Bu niyetle, (Ya Abdülkadir Geylani, ya Tezveren dede, bana şunu ver) demek şirktir. (Ya Rabbi! Abdülkadir-i Geylani hürmeti için bana şunu ver! Seyyidet Nefise hürmetine hastama şifa ver) demelidir.

    Araf sûresinin, (Allah'tan başka her kime dua ederseniz, onlar da sizin gibi kuldur. Kimseye yardım edecek güçleri yoktur) mealindeki 194. âyet-i kerimesi kâfirlerin putlarına tapınmalarının şirk olduğunu bildirmek için gelmiştir. Evliya zatları putlara benzetmek doğru olmaz. Müslüman, puttan ister gibi istemez. Allah’ın izniyle evliya zatın yardım ettiğine inanır. Şu meşhur menkıbe bunu güzel açıklamaktadır:
    Ebu Hasan-ı Harkani hazretleri, sefere çıkan talebelerine, (Sıkışınca benden yardım isteyin) buyurur. Yolda talebelerini, eşkıya yakalar. Allahü teâlâya dua ettikleri halde kurtulamazlar. Bir talebe, (Yâ Ebel Hasan, imdat!) der. O talebeyi eşkıya göremez. Seferden dönünce hocalarına, (Biz Allah’tan yardım istediğimiz halde soyulduk, fakat şu arkadaşımız, sizden yardım isteyince kurtuldu. Bunun hikmeti nedir?) derler. O da, (Allahü teâlâ günahkâr kimselerin duasını kabul etmez. Arkadaşınız, benden yardım isteyince, onun duasını Allahü teâlâ bana duyurdu. Ben de, “Yâ Rabbi bu talebemi kurtar!” dedim. Allahü teâlâ da kurtardı. Ben sadece vasıta oldum, dua ettim. Kurtaran Rabbimizdi) diye cevap verir. (Tezkiret-ül-evliya)

    Yatırdaki zattan da, direkt böyle yardım istemenin hiç mahzuru olmaz. Diri zata yardım etme kuvvetini veren Allahü teâlâ, ölüye de vermektedir. Diriden veya ölüden yardım istemenin farkı olmaz, çünkü ruh ölmez. Ölmüş olan Hızır aleyhisselamın ruhunun yardım etmesi de böyledir.

    Türbenin yanına gelip, (Yâ Rabbi şurada yatan evliya zatın hürmetine bana şunu ver!) demek ayıp olmaz mı? O şekilde dua, hiç yatıra gelmeden evde de yapılabilir. Kabre gelip huzuruna durunca, bizzat kendisinden istenir. Hadis-i şerifte, (Sıkışınca, kabirdekilerden yardım isteyin) buyuruluyor. (Kabirdekileri vasıta ederek dua edin!) denmiyor. Bizzat istemek gerekir. Yatırdaki ölü değildir, ruh ölmez. Kâfirlerin bile ruhları ölmez, onların işittiği Buhari’deki hadisi şerifte bildirilmektedir.

    Evliya bir zatın kabrine gidince, mesela, (Ey mübarek zat, senin Allah indinde kıymetin büyüktür. Bana kiralık bir ev lazım, bana yardımcı ol!) denir. O zat da, dua eder ve duası da kabul olursa, Allahü teâlâ bize kiralık bir ev nasip eder. Neticede isteğimizi, dileğimizi Allahü teâlâ veriyor. Müslümanın, verenin yaratanın Allahü teâlâ olduğunu bilerek, yatırdaki evliya zattan yardım istemesinin hiçbir mahzuru olmaz.
    [/color]
    Bölmə: İSLAM MƏQALƏLƏRİ | Əlavə etdi: Muslimah_92 | Baxılıb: 787 | Tarix: 21.11.2024
    Forumda müzakirə et | Səhifə başlığına qalx
    Ümumi şərhlər: 0
    Yalnız qeydiyyatdan keçmiş istifadəçilər şərh əlavə edə bilər.
    [ Qeydiyyat | Giriş ]
    Mini-Panel
    Xoş gəldiniz, Qonaq
    Quranda axtar


     
    ayə(lər)        nə axtarırsınız?

    Saytda Axtar
    Hicri təqvim
    Hicri Təqvim
    Namaz vaxtı
    Календарь новостей
    «  Sentyabr 2012  »
    BeÇaÇCaCŞB
         12
    3456789
    10111213141516
    17181920212223
    24252627282930
    Dost saytlar
    Əsmaül Hüsna
    Statistika



    Saytda: 21
    Qonaqlar: 21
    İstifadəçilər: 0

    Adminstrator | İdarəçi
    Etibarlı | İstifadəçi
    İstifadəçilərimiz
    Ümumi: 6324, Bu gün: 0, Dünən: 0, Bu həftə: 0, Bu ay: 0

    Yeni istifadəçilər
  • Ali1956 (Əli)
  • Beausy (Beausy)
  • Ahiskali84 (Emil)
  • KolyaPieni (KolyaPieni)
  • burenokRom (burenokRom)

  • Bu gün saytda olanlar
    Bizim banner
    banner


    Səhifə başlığına qalx
    Əhli Sünnə vəl Camaat © 2024 Bütün hüquqlar qorunur. Saytda yerləşdirilən bütün materiallar yalnız və yalnız Müsəlmanlara xidmət xarakteri daşıyır. Sayt adminstrasiyası istifadə edilən materiallara görə məsuliyyət daşımırlar. Saytdakı materiallar yalnız mənbə göstərilmək şərtiylə istifadə edilə bilər. Əks halda müəllif hüquqlarının pozulması kimi dəyərləndirilir. . Saytın ekran ölçüləri Mozilla Firefox brauzerinə uyğundur. Site admin: Selef | E-mail: jeka_zdes@rambler.ru